Onlar pencere çerçevelerini sarıya boyadı.
- They painted the window frames yellow.
Bunlar hoş çerçeveli iki resimdir.
- These are two pictures with a nice frame.
Bütün iskelet demirden yapıldı.
- The whole framework was made of iron.
Bu, plastikten yapılmış bir resim çerçevesi.
- This is a picture frame made of plastic.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.
Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.