Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
- I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
Bir parça kek tattım ve o lezzetliydi.
- I tried a piece of cake and it was delicious.
O, masayı fincanlarla, çay bardağı tabaklarıyla, tabaklarla ve büyük düz tabaklarla donattı.
- He set the table with cups, saucers, plates and chargers.
Plakalar nerede düzenlenmiş?
- Where are the plates arranged?