a person who sums

listen to the pronunciation of a person who sums
Englisch - Türkisch

Definition von a person who sums im Englisch Türkisch wörterbuch

summer
yaz

Yaz tatiline hazırlık için ne kadar para biriktirildi? - How much money was saved in preparation for the summer vacation?

Her yaz köye giderim. - I go to the country every summer.

summer
summer school yaz okulu
summer
{s} yazla ilgili

Yazla ilgili en kötü şey sıcaklık. - The worst thing about summer is the heat.

summer
{i} yaz, yaz mevsimi
summer
summer time yaz saati
summer
summer squash kabak
summer
{i} hayatın baharı
summer
(fiil) yazı geçirmek, yaz boyunca beslemek (sığır vb.)
summer
{i} taban kirişi
summer
yaz esnasında bakmak veya beslemek
summer
Indian summer pastırma yaz
summer
(isim) yaz, gençlik çağı, hayatın baharı, refah dönemi, taban kirişi, kapı üstü kirişi, pencere üstü kirişi
summer
{f} yaz boyunca beslemek (sığır vb.)
summer
{f} yazı geçirmek
summer
{i} pencere üstü kirişi
summer
summer theater yazın sayfiyede oynayan tiyatro
summer
{i} gençlik çağı
summer
{i} refah dönemi
summer
yazlık

O, zamanın çoğunu yazlık evinde geçirdi. - He spent most of the time at his summer home.

Mary kolsuz bir yazlık elbise giyiyordu. - Mary was wearing a sleeveless summer dress.

Englisch - Englisch
summer
a person who sums

    Silbentrennung

    a per·son who sums

    Türkische aussprache

    ı pırsın hu sʌmz

    Aussprache

    /ə ˈpərsən ˈho͞o ˈsəmz/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː ˈsʌmz/
Favoriten