a person who belongs to the sex that can have babies

listen to the pronunciation of a person who belongs to the sex that can have babies
Englisch - Türkisch

Definition von a person who belongs to the sex that can have babies im Englisch Türkisch wörterbuch

female
dişi

Üç tane köpeğim var; birisi erkek, diğerleri dişi. - I have three dogs; one is male and the others are female.

O köpek erkek mi yoksa dişi mi? - Is that dog male or female?

female
kadın

Qipao 17.yüzyıl Çin'inde yaratılmış klasik kadın giysisidir. - The qipao is a classic female garment that originated in 17th century China.

O ilk Japon kadın astronot olacak. - She will be the first female Japanese astronaut.

female
dişi fiş
female
(Tıp) kadın cinsine mahsus
female
dişilere ilişkin
female
{s} dişil

Sıcak havalarda sadece erkek yavru doğuran timsahın da doğuracak dişiler olmayacağı için nesli tükenebilir. - The crocodile, which produces only male young in hotter weather, might die out too because there will be no females to breed.

Tavus kuşunun güzel kuyruğu dişilerin ilgisini çekmeye yardım eder. - The peacock's beautiful tail helps it attract females.

female
s., i. dişi
female
dişi hayvan veya bitki
female
dişi dişil kadın cinsine mahsus
female
{s} kadınlara ait
female
{i} kız

O kız öğrenci Amerikalıdır. - That female student is American.

Şu öğretmen kız öğrencilere düşkün olma eğilimindedir. - That teacher tends to be partial to female students.

female
{i} dişi canlı
Englisch - Englisch
female
a person who belongs to the sex that can have babies

    Silbentrennung

    a per·son who belongs to the sex that Can have babies

    Türkische aussprache

    ı pırsın hu bîlôngz tı dhi seks dhıt kın häv beybiz

    Aussprache

    /ə ˈpərsən ˈho͞o bəˈlôɴɢz tə ᴛʜē ˈseks ᴛʜət kən ˈhav ˈbābēz/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː bɪˈlɔːŋz tə ðiː ˈsɛks ðət kən ˈhæv ˈbeɪbiːz/
Favoriten