Biz onu bir asistan olarak onu işe aldık.
- We employed her as an assistant.
Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.
- The chief engineer did research hand in hand with his assistant.
Tom'un yeni yardımcısıyım.
- I'm Tom's new assistant.
Verimli ve güvenilir bir yardımcıdır.
- She is an efficient and reliable assistant.
Tom bir tezgahtar olarak çalışıyor.
- Tom works as a shop assistant.
Dan tezgahtarı kurtardı ve yangını söndürmeye çalıştı.
- Dan rescued the shop assistant and tried to put out the fire.