Fabrikaya birçok işçi alındı.
- Many men were hired at the factory.
Mümkün olduğunca çok sayıda işçiyi bir araya getirmek önemlidir.
- It's important to unite as many workers as possible.
Asya'da bir sürü insan vardır.
- There are many people in Asia.
Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor.
- Many people worry about paying their bills.
Odada kaç tane erkek çocuk var?
- How many boys are there in the room?
Onun bir sürü erkek arkadaşı var.
- She has too many boyfriends.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Konserde çok fazla kişi vardı.
- There were too many people at the concert.
Polis bir adamla sokakta konuştu.
- The policeman spoke to a man on the street.
Yaşlı adam duymakta zorlanıyor.
- The old man was hard of hearing.
Uzun yıllar, Pluto, bizim güneş sistemimizin dokuzuncu gezegeni olarak kabul edildi.
- For many years, Pluto was considered to be the ninth planet in our solar system.
Ben bu sistemi bilmiyorum ama sorumlu adam açıklayacak.
- I don't know this system, but the man in charge will explain.
I always wanted to be a guitar man on a road tour, but instead I'm a flag man on a road crew.