a person's experiences or biography

listen to the pronunciation of a person's experiences or biography
Englisch - Türkisch

Definition von a person's experiences or biography im Englisch Türkisch wörterbuch

times
kere

İki kere iki dört eder. - Two times two is four.

Tom aynı fıkrayı bana on kereden fazla anlattı. - Tom has told me that same joke more than ten times.

times
defa

Savaş alanında defalarca kefeni yırttı. - He cheated death many times on the battlefield.

Tom'un menüye bakmasına gerek yoktu çünkü daha önce o restoranda defalarca bulunmuştu. - Tom didn't need to look at the menu because he'd been to that restaurant many times before.

times
kez

Otobüs her gün kaç kez çalışır? - How many times does the bus run each day?

O otobüs günde kaç kez çalışır? - How many times a day does that bus run?

times
kat

A, B'nin 5 katı kadar uzundur. - A is 5 times as long as B.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

times
zaman

O metotlarında zamanın gerisindedir. - He's behind the times in his methods.

Viking zamanında, Grönland bugünkünden daha yeşildi. - In Viking times Greenland was greener than today.

times
günler

Sayfiye evi bana onunla birlikte geçirdiğim mutlu günleri hatırlattı. - The cottage reminded me of the happy times I had spent with her.

Sami şu an zor günler geçiriyor. - Sami is going through difficult times right now.

times
(Bilgisayar) istatistikler
times
(Bilgisayar) times
times
(Bilgisayar) defa dene
times
(Bilgisayar) kez dene

Birkaç kez denedi, ancak başarısız oldu. - He tried several times, but failed.

Bunu birkaç kez denedim. - I tried that a couple of times.

times
çarpı

Dört çarpı beş yirmidir. - Four times five is twenty.

Beş çarpı iki ona eşittir. - Five times two equals ten.

times
şimdiki zaman
times
devir

Devir kötü. Güçlü olmaya çalış! - Times are tough. Try to be strong!

times
çağ

Piramitler antik çağda inşa edildiler. - The pyramids were built in ancient times.

O kale eski antik çağda inşa edilmiştir. - That castle was built in ancient times.

times
saat tut/ayarla
times
{e} kere, çarpı: Five times ten equals fifty. Beş kere on elli eder
Englisch - Englisch
times

The Life and Times of Rosie the Riveter.

a person's experiences or biography

    Silbentrennung

    a person's experiences or bi·og·ra·phy

    Türkische aussprache

    ı pırsınz îkspîriınsîz ır bayägrıfi

    Aussprache

    /ə ˈpərsənz əkˈspərēənsəz ər bīˈägrəfē/ /ə ˈpɜrsənz ɪkˈspɪriːənsɪz ɜr baɪˈɑːɡrəfiː/
Favoriten