Onun sporla ilgili saplantısını anlayamıyorum.
- I can't understand his obsession with sports.
Ben onun basketbolla saplantısını anlayamıyorum.
- I can't understand his obsession with basketball.
Senin bu takıntını anlamıyorum.
- I don't understand this obsession of yours.
Onun hokey takıntısını anlayamıyorum.
- I can't understand his obsession with hockey.