a people having a distinct language

listen to the pronunciation of a people having a distinct language
Englisch - Türkisch

Definition von a people having a distinct language im Englisch Türkisch wörterbuch

tongue
dil

Esperanto'yu ana dilim gibi konuşabiliyorum. - I can speak Esperanto as if it's my mother tongue.

Fransızca, onun ana dilidir. - French is her mother tongue.

tongue
dil vuruşu yapmak (çalgı)
tongue
(Muzik) dilli

Tek dilli Tom Ana dilinizde düşünmeyin dedi. - Don't think in your native tongue, said the monolingual Tom.

tongue
konuşmak

Goriller konuşmak için dudaklarını ve dillerini kullanamazlar ama insanlarla başka yollarla iletişim kurabilirler. - Gorillas cannot use their lips and tongues to speak, but they can communicate with people in other ways.

tongue
zıvana dili
tongue
lisan
tongue
{f} konuş

Onun gözündeki bakışına göre onun şaka yollu konuştuğunu söyleyebilirdim. - By the look in his eye I could tell that he was speaking tongue in cheek.

Brent bir Amerikalı, ama o sanki onun ana diliymiş gibi Japonca konuşuyor. - Brent is an American, but he speaks Japanese as if it were his mother tongue.

tongue
geçme
tongue
i. 1. anat. dil. 2. dil, lisan
tongue
(Tıp) Dil, lingua
tongue
geçme yapmak (tahta)
tongue
and-groove joint zıvana lambalı geçme
tongue
dili konuşmak
tongue
dil vuruşu yapmak
tongue
tahtalara geçme kenar yapmak
tongue
{i} uzantı
tongue
{i} erkek parça
Englisch - Englisch
tongue
a people having a distinct language

    Silbentrennung

    a peo·ple ha·ving a dis·tinct lan·guage

    Türkische aussprache

    ı pipıl hävîng ı dîstîngkt länggwıc

    Aussprache

    /ə ˈpēpəl ˈhavəɴɢ ə dəˈstəɴɢkt ˈlaɴɢgwəʤ/ /ə ˈpiːpəl ˈhævɪŋ ə dɪˈstɪŋkt ˈlæŋɡwəʤ/
Favoriten