a passing; a course; a road or path; a march

listen to the pronunciation of a passing; a course; a road or path; a march
Englisch - Türkisch

Definition von a passing; a course; a road or path; a march im Englisch Türkisch wörterbuch

route
{i} güzergâh

Ben bir otobüs güzergahı haritası istiyorum. - I'd like a bus route map.

Bu kolay bir güzergahtır. - This is an easy route.

route
{i} rota

En hızlı rotayı aldık. - We took the quickest route.

Kesinlikle güvenli bir rota var! - There is definetly a safe route!

route
{i} yürüyüş emri
route
güzergâh
route
(Bilgisayar) dolaştır
route
yol

Boston'a hangi yoldan gideceğime karar veremiyorum. - I can't decide which route to take to Boston.

Bu, Paris'e giden en kısa yoldur. - This is the shortest route to Paris.

route
yolu üzerinden göndermek
route
izlenecek yol
route
{i} hat
route
postacının gittiği
route
{f} belli bir kanaldan yollamak
route
{f} nakletmek
route
{f} yürüyüşe geçirmek (birlik)
route
(Nükleer Bilimler) yöntem
route
go the route sonuna kadar devam etmek
route
belirli bir yolla göndermek
route
{i} herzamanki yol
route
en route yolda
Englisch - Englisch
route
a passing; a course; a road or path; a march
Favoriten