Kızın hakkındaki öykü, haberlerdeydi.
- The story about the girl was in the news.
Özel haber nedeniyle televizyon programı kesildi.
- The television show was interrupted by a special news report.
Kendimi bilgilendirmek için gazete okurum.
- I read the newspaper to keep myself informed.
Bilgisayarınızda habere erişilebilir.
- News can be accessed on your computer.
Senin bütün havadislerini duymak istiyorum.
- I want to hear all your news.
Tom hakkında havadisim var.
- I have news about Tom.
Gazeteci çocuk hava nasıl olursa olsun gazeteleri dağıtır.
- The newspaper boy delivers newspapers no matter what the weather is like.
Gazeteci olmak istiyorsan dikkatli olmalısın.
- If you want to be a newspaperman, you have to be observant.
That's news to me.
... If you look at television news in India, they don't really ...
... allow the functioning of viable, profitable news ...