Eğer bir yanlış görürsen sonra lütfen düzelt.
- If you see a mistake, then please correct it.
Yanlışlıkla mektubunu açtığım için lütfen beni affet.
- Please forgive me for opening your letter by mistake.
Bu telefon faturasında yanlışlıklar var.
- There are errors in this phone bill.
Yanlışlıkla eldivenlerimi ters yüz giydim.
- I put my gloves on inside out by mistake.
Yanlışlıkla mektubunu açtığım için lütfen beni affet.
- Please forgive me for opening your letter by mistake.
Bana yanlışlarımı gösterdiğin için sana içtenlikle teşekkür ederim.
- I thank you sincerely for having shown me the errors.
Dün oturum açmaya çalıştığımda bir hata mesajı aldım: Yanlış Şifre.
- When I tried to log in yesterday, I got the error message: Incorrect password.
Aynı hatayı tekrar yapma.
- Don't make the same mistake again.
Hatalar yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid of making mistakes.
Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?
- Does the error occur regularly or sporadically? Is the error reproducible?
En sonunda hatasını anladı.
- At last, he realized his error.
Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu.
- Through trial and error, he found the right answer by chance.
Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz.
- We learn by trial and error.
Kusura bakma ama hatalısın.
- Excuse me, but you're mistaken.
Tom'un yanılmadığını umuyorum.
- I hope that Tom wasn't mistaken.
Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
- A stranger tapped me on the shoulder from behind. He must have mistaken me for someone else.
Without music, life would be an error.
- Without music, life would be a mistake.
... nor sufficient often actually the grace mistake the environmental movement of ...
... The third mistake of The Daily, which was a tablet only ...