a midday meal

listen to the pronunciation of a midday meal
Englisch - Türkisch

Definition von a midday meal im Englisch Türkisch wörterbuch

dinner
{i} akşam yemeği

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul. - Mother is busy cooking the dinner.

Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon izler. - My father usually watches television after dinner.

lunch
{i} öğle yemeği

Öğle yemeğini yedin, değil mi? - You have eaten lunch, haven't you?

Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim. - I'll pay the money for your lunch today.

dinner
{i} günün esas yemeği
dinner
dinner bell yemek zili veya çanı
dinner
dinner jacket smokin dinner pail sefertası dinner party ziyafet
dinner
yemekli toplantı
lunch
hafifyemek
dinner
iş yemeği
dinner
nahar
dinner
(bazen) günorta yemeği
lunch
{f} öğle yemeği ye

Öğle yemeği yemeyi canı istemedi. - She was in no humor for lunch.

Öğle yemeği yeme zamanı. - It's time to eat lunch.

dinner
{i} yemek

Bu akşam yemekte benimle olmak ister misin? - Would you like to have dinner with me tonight?

Tom, akşam yemeği için ne yemek istersin? - Tom, what would you like to have for dinner?

dinner
{i} ziyafet

Biftek ziyafetinden memnun oldum. - I was satisfied with the steak dinner.

Tom ve Mary pazartesi akşamı bir ziyafet veriyor. - Tom and Mary are having a dinner party Monday evening.

lunch
(fiil) öğle yemeği yemek
lunch
lunch hour öğle tatili
lunch
lunch counter büfe
Englisch - Englisch
dinner
dejeuner
tiffin
lunch
luncheon
a meal
repast
a midday meal

    Silbentrennung

    a mid·day meal

    Türkische aussprache

    ı mîddey mil

    Aussprache

    /ə ˈmədˌdā ˈmēl/ /ə ˈmɪdˌdeɪ ˈmiːl/
Favoriten