Yeni yasa büyük bir reformdu.
- The new law was a major reform.
Tenislerdekilerle karşılaştırılabilen dört büyük golf turnuvası hangileridir.
- What are the four major golf tournaments comparable to the ones in tennis?
O başlıca şikayetimdi.
- That was my major complaint.
Golf sahaları su kirliliğinin başlıca sebeplerinden biridir.
- Golf courses are a major cause of water pollution.
Tom üniversitede edebiyatı asıl branş olarak aldı.
- Tom majored in literature at the university.
Tom mimariyi asıl branş olarak seçiyor.
- Tom is majoring in architecture.
Tütün önemli ürünlerden biridir.
- Tobacco was one of their major crops.
O, senin önemli sorunundur.
- That is your major problem.
Tom Fransızcayı ana branş olarak seçmeye karar verdi.
- Tom decided to major in French.
Asıl branş alanın nedir?
- What's your major field?
Tom bir müzik majörü değil.
- Tom isn't a music major.
Tom emekli bir hava kuvvetleri binbaşı.
- Tom is a retired air force major.
Binbaşı yüzbaşının üstündedir.
- A major is above a captain.
Binbaşı yüzbaşının üstündedir.
- A major is above a captain.
Esas branşım orta çağ Avrupa tarihidir.
- My major is medieval European history.
Esas branş olarak hangi konuyu seçtin?
- What subject do you major in?
This is Major Jones.
I have decided to major in mathematics.
... up two major son ...
... a major part of the city was destroyed by fire in nineteen twenty two ...