Ambargoya muhalefet büyüyordu. - Opposition to the embargo was growing.
ABD anlaşmayı ihlal edenlere karşı bir silah ambargosu çağrısında bulunuyor. - The U.S. is calling for an arms embargo against violators of the treaty.
(Askeri) AMBARGO KOYMAK: Bu işi yapmak. EMBARKATION (SAVUNMA BAKANLIĞI, SAVUNMA KURULU): BİNDİRME, YÜKLEME: Kıtaların malzeme ve ikmal maddeleri ile birlikte, bir gemiye ve/veya hava aracına bindirilmesi veya yüklenmesi
Englisch - Englisch
Definition von a law that bars or forbids trade with another country im Englisch Englisch wörterbuch