Tiyatronun önünde buluşalım.
- Let's meet in front of the theatre.
Şu an tiyatrodaki askerler ihtiyaç fazlası yapılmayacaklar.
- Soldiers currently in theatre will not be made redundant.
Tom'un sesi o kadar hafifti ki amfinin arkasında oturanlara zar zor duyulabiliyordu.
- Tom's voice was so soft it was barely audible to those sitting at the back of the lecture theatre.
Biz şimdi nereye gidiyoruz? Tiyatroya mı yoksa sinemaya mı?
- Where are we going now? To the theatre or the cinema?
Şimdi nereye gidelim? Tiyatroya mı yoksa sinemaya mı?
- Where shall we go now? To the theatre or cinema?
Yakında büyük tiyatroda ışıklar söndürülecek ve boş sahne hayaletlere terk edilecek.
- Soon, in the great theatre, the lights will be put out, and the empty stage will be left to ghosts.