Tom buraya erken gelmek isteyen kişidir.
- Tom is the one who wanted to get here early.
Bill ve John konuşmak için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
- Bill and John like to get together once a month to talk.
Fort Sumter'a yemek götürmek zor olacak.
- Getting food to Fort Sumter would be a very difficult job.
Yakında Japon yemeklerini yemeye alışırsın.
- You will soon get used to eating Japanese food.
Araba ile oraya ulaşmak benim bir buçuk saatimi aldı.
- It took me an hour and a half to get there by car.
Tom çatıya ulaşmak için merdivene tırmandı.
- Tom climbed up a ladder to get to the roof.
Tom'u buradan çıkarmak zorundayız.
- We have to get Tom out of here.
Seni buradan çıkarmak zorundayız.
- We have to get you out of here.
Hava kararmadan önce eve varmak istiyorsan, acele etsen iyi olur.
- You'd better hurry up if you want to get home before dark.
Hava kararmadan otele varmak istiyorum.
- I want to reach the hotel before it gets dark.
Annem akşam yemeğini hazırlamakla meşguldü.
- Mother was busy getting ready for dinner.
Bayan West kahvaltı hazırlamakla meşgul.
- Mrs. West is busy getting breakfast ready.
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
- You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
Bazı insanlar iş bulmak için sahte isimler kullanmak zorunda kaldı.
- Some people had to use false names to get work.
Hemen başlamak istiyorum.
- I'd like to get started right away.
Şimdi sakıncası yoksa başlamak istiyorum.
- Now if you don't mind, I'd like to get started.