a hundred per cent

listen to the pronunciation of a hundred per cent
Englisch - Türkisch
yüzde yüz

Tom yüzde yüz benimle aynı fikirde. - Tom agreed with me a hundred per cent.

entirely
tümüyle

Thomas ve Marie evlerini tümüyle restore ediyorlar. - Thomas and Marie are entirely renovating their home.

entirely
büsbütün
entirely
baştan sona
entirely
hepten
entirely
baştan aşağı
entirely
tümlük
entirely
tümden
entirely
bütünlük
entirely
baştan başa
entirely
tamamen

Kaza tamamen önlenebilirdi. - The accident was entirely avoidable.

Cumartesi öğleden sonrayı tamamen çok fazla TV izleyerek geçirdim. - I spent Saturday afternoon watching entirely too much TV.

entirely
bütünüyle

Sami hâlâ bütünüyle tatmin olmuş değil. - Sami is still not entirely satisfied.

Sen bütünüyle hatalı değilsin. - You're not entirely wrong.

entirely
z. büsbütün, tamamıyla, tamamen
Englisch - Englisch
(deyim) maximum effort and commitment
(deyim) [usu. with negative] informal completely fit and healthy
(deyim) entirely
a hundred per cent

    Silbentrennung

    a hun·dred per cent

    Türkische aussprache

    ı hʌndrıd pır sent

    Aussprache

    /ə ˈhəndrəd ˈpər ˈsent/ /ə ˈhʌndrəd ˈpɜr ˈsɛnt/
Favoriten