Kedileri köpeklere tercih ederim.
- I prefer cats to dogs.
Büyük köpekten korkmuşlar.
- They were afraid of the big dog.
Lenny'nin nasıl çiğnemeden veya boğulmadan tam bir sosisli sandvici yutabildiğine bak? Bu nedenle üst idare onu bu kadar fazla sever.
- See how Lenny can swallow an entire hot dog without chewing or choking? That's why upper management loves him so much.
Tom, benim yiyebileceğimden daha çok sosisli sandviç yiyebileceğine benimle elli dolara bahse girdi.
- Tom bet me fifty dollars that he could eat more hot dogs than I could.
Ben öğle yemeği için bir sosisli sandviç yedim.
- I ate a hot dog for lunch.
Tom genellikle sosisli sandviçlerinin üzerine hardal ve ketçap koyar.
- Tom usually puts mustard and ketchup on his hot dogs.
Mary'nin köpeği onu okula kadar takip etti.
- Mary's dog followed her to school.
Adamlar köpekler gibi uyuyorlar.
- The guys are sleeping like dogs.
Büyük bir köpeği olan adam içeri girdi.
- A man with a big dog came in.
Çocukluğumda karpuz, mandalina ve yenidünya meyvelerini yemeyi seven bir köpeğim vardı.
- In my childhood I had a dog that loved to eat watermelon, mandarins and loquats.
I'll buy you a coney island.....
Hot dog! I said.