a high or glaring color

listen to the pronunciation of a high or glaring color
Englisch - Türkisch

Definition von a high or glaring color im Englisch Türkisch wörterbuch

red
kırmızı

Neden bankı kırmızıya boyadın? - Why did you paint the bank red?

Neden bankı kırmızıya boyadın? - Why did you paint the bench red?

red
{s} kırmızı (renk)
red
değersiz
red
(cilt) pembe
red
komünist
red
{s} gen. b.h. kızıl, komünist
red
{s} kırmızı, kızıl, al
red
{i} borç

Bizim aile bütçesi borçludur. - Our family budget is in the red.

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

red
{s} kızıl saçlı

Tom kızıl saçlı biridir. - Tom is the one with red hair.

Hiç kızıl saçlı birini tanıyor musun? - Do you know any redheads?

red
{i} kızılderili
red
{s} solcu
red
kırmızı boya

Babam posta kutusunu kırmızı boyadı. - My father painted the letterbox red.

O saçını kırmızı boyadı. - She dyed her hair red.

red
komunist
red
red admiral kırmızı renkli güzel bir kelebek
red
(sıfat) rus, kırmızı, kırmızı (renk), kızarmış, al, kızıl, komünist, solcu, kızgın, kızıl saçlı, kızıl tüylü, kızılderili
red
anarşist
red
{i} borçlu bakiye
red
(isim) kırmızı, kızıl, kızılderili, borç, borçlu bakiye
Englisch - Englisch
{n} red
a high or glaring color

    Silbentrennung

    a high or glar·ing col·or

    Türkische aussprache

    ı hay ır glerîng kôlır

    Aussprache

    /ə ˈhī ər ˈglerəɴɢ ˈkôlər/ /ə ˈhaɪ ɜr ˈɡlɛrɪŋ ˈkɔːlɜr/
Favoriten