a haven or harbour, protected with a breakwater

listen to the pronunciation of a haven or harbour, protected with a breakwater
Englisch - Türkisch

Definition von a haven or harbour, protected with a breakwater im Englisch Türkisch wörterbuch

mole
köstebek

Dan İngiliz hükümetine çok gizli bilgiler satan bir köstebekti. - Dan was a mole selling top secret information to the British government.

O bir köstebek kadar kördür. - He is blind as a mole.

mole
yersıçanı
mole
körsıçan
mole
muhbir
mole
Talpa europaea
mole
ajan
mole
{i} mol

Bir su molekülünün iki hidrojen atomu ve bir oksijen atomu vardır. - A water molecule has two hydrogen atoms and one oxygen atom.

Bu molekül, kristalli bir yapıya sahip. - This molecule has a crystalline structure.

mole
(isim) ben, ben [anat.], köstebek, dalgakıran, mendirek, mol, grammolekül
mole
{i} (Zooloji) köstebek, körsıçan
mole
ben/köstebek/dalgakıran
mole
{i} dalgakıran
mole
{i} ben, leke
mole
{i} k.dili. köstebek, casus
mole
herhangi bir maddenin gramla çarpılan molekül ağır1ığ
mole
{i} mendirek
mole
(Tıp) Et beni, ben, nevus
mole
insan vücudunda leke
Englisch - Englisch
mole
a haven or harbour, protected with a breakwater
Favoriten