a guide or escort through an unknown or dangerous area

Englisch - Türkisch

Definition von a guide or escort through an unknown or dangerous area im Englisch Türkisch wörterbuch
pilot: {i} pilot
pilot: {i} öncü
pilot: uçucu
pilot: pilotluk yapmak
pilot: {s} ayarlayıcı
pilot: kılavuz
pilot: {f} pilotluk yap
Valentina Tereshkova, Vostok 6'ya pilotluk yaptı ve uzayda ilk kadın oldu. - Valentina Tereshkova piloted Vostok 6 and became the first woman in space.
pilot: {s} yedek
pilot: {f} kılavuzluk
pilot: pilot light şofbende dev
pilot: {i} kumanda düzeni
pilot: {f} (uçak) kullanmak
pilot: {f} uçak kullanmak
pilot: (fiil) kullanmak, pilotluk yapmak, uçak kullanmak, yol göstermek, kılavuzluk etmek
pilot: pilot engine kılavuz lokomotif
pilot: pilot,v.pilotluk yap: n.pilot
pilot: Naucrates ductor
pilot: {i} den. kılavuz, kılavuz kaptan
pilot: (isim) pilot, kılavuz, rehber, öncü, kumanda düzeni

Englisch - Englisch

Definition von a guide or escort through an unknown or dangerous area im Englisch Englisch wörterbuch: pilot
So we mounted our horses, and put out for that town, under the direction of two friendly Creeks we had taken for pilots.

a guide or escort through an unknown or dangerous area

Silbentrennung

a Guide or es·cort through an un·known or dan·ger·ous ar·e·a

ı gayd ır eskôrt thru ın ınnōn ır deyncırıs eriı

/ə ˈgīd ər eˈskôrt ˈᴛʜro͞o ən ənˈnōn ər ˈdānʤərəs ˈerēə/ /ə ˈɡaɪd ɜr ɛˈskɔːrt ˈθruː ən ənˈnoʊn ɜr ˈdeɪnʤɜrəs ˈɛriːə/

Historie

Favoriten