O asla toplantıya gitmez.
- He never goes to an assembly.
O, toplantıda yer aldı.
- She took part in the assembly.
Katılımcı olmaması nedeniyle, genel kurulu ertelemek zorundayım.
- Due to the lack of attendees, we have to postpone the general assembly.
2016 birleşmiş milletler genel kurulu tarafından uluslararası bakliyat yılı ilan edildi.
- 2016 was declared the International Year of Pulses by the United Nations General Assembly.