a flammable substance

listen to the pronunciation of a flammable substance
Englisch - Türkisch

Definition von a flammable substance im Englisch Türkisch wörterbuch

fuel
{f} yakmak, yanmasını sağlamak; çalıştırmak
fuel
{i} benzin

Tom benzin göstergesine baktı. - Tom looked down at the fuel gauge.

Benzin, fuel oil'den daha yanıcıdır. - Gasoline is more flammable than fuel oil.

fuel
{i} yakacak
fuel
yanmasını sağlamak
fuel
akaryakıt
fuel
yakıt elde etmek
fuel
çalıştırmak
flammable substance
tutuşucu madde
fuel
{f} yakıt al
fuel
yakıt almak
fuel
yakıt vermek
fuel
yakıt

Yakıt sıkıntısı vardı. - There was a shortage of fuel.

Ciddi gıda ve yakıt sıkıntısı vardı. - There were severe shortages of food and fuel.

fuel
{f} yakıt sağlamak
fuel
{f} up yakıt almak
fuel
(Askeri) YAKIT, AKARYAKIT: Yakılmak suretiyle ısı veya kuvvet meydana getirmek için kullanılan herhangi bir madde
fuel
hidrojen ve oksijen ile çalışıp elektrik akımı veren cihaz fuel cock gazocağı musluğu
fuel
(isim) yakıt, yakacak, benzin
fuel
{i} yakıt,yakıt
Englisch - Englisch
fuel
a flammable substance

    Silbentrennung

    a flam·ma·ble sub·stance

    Türkische aussprache

    ı flämıbıl sʌbstıns

    Aussprache

    /ə ˈflaməbəl ˈsəbstəns/ /ə ˈflæməbəl ˈsʌbstəns/
Favoriten