a fence or rail to prevent falling from the deck of a vessel

listen to the pronunciation of a fence or rail to prevent falling from the deck of a vessel
Englisch - Türkisch

Definition von a fence or rail to prevent falling from the deck of a vessel im Englisch Türkisch wörterbuch

guard
{f} korumak

Altın golemleri hazineyi korumak için kullanılan gardiyanlardır. - Gold golems are guardians used to guard treasure.

guard
{i} nöbetçi

Nöbetçileri nasıl öldürdün? - How did you kill the guards?

Nöbetçi ayağa kalk diye bağırdı. - On your feet, shouted the guard.

guard
koruma

Bazı şirketlerin resepsiyonda resepsiyonist yerine korumaları var. - Some companies have guards at the front desk instead of receptionists.

Yakın koruma altında aylarca orada kaldı. - He remained there for many months under close guard.

guard
(Askeri) müfreze
guard
nöbet

Şimdi nöbet tutacağım. - I'll stand guard now.

Tom nöbette uykuya dalmakla suçlandı. - Tom was accused of falling asleep on guard duty.

guard
vikaye etmek
guard
gard

Tom bir hapishane gardiyanı. - Tom is a prison guard.

Tom bir hapishane gardiyanıydı. - Tom was a prison guard.

guard
korunmak
guard
kontrol etmek
guard
koruma görevlisi
guard
koruyucu

Koruyucu meleklere inanıyor musun? - Do you believe in guardian angels?

Koruyucu meleklere inanırım. - I believe in guardian angels.

guard
{i} koruma görevlisi, muhafız; nöbetçi
guard
tetik/savunma/bekçi
guard
bekle mek
guard
denetim altına almak
guard
{f} tutmak (dil)
guard
{f} himaye etmek
guard
(fiil) korumak, gözetmek, himaye etmek, korunmak, tutmak (dil), nöbet tutmak
guard
{i} basketbol gard
Englisch - Englisch
guard
a fence or rail to prevent falling from the deck of a vessel

    Silbentrennung

    a fence or rail to pre·vent fall·ing from the deck of a ves·sel

    Türkische aussprache

    ı fens ır reyl tı privent fälîng fırm dhi dek ıv ı vesıl

    Aussprache

    /ə ˈfens ər ˈrāl tə prēˈvent ˈfäləɴɢ fərm ᴛʜē ˈdek əv ə ˈvesəl/ /ə ˈfɛns ɜr ˈreɪl tə priːˈvɛnt ˈfɑːlɪŋ fɜrm ðiː ˈdɛk əv ə ˈvɛsəl/
Favoriten