a dyspneic condition

listen to the pronunciation of a dyspneic condition
Englisch - Türkisch

Definition von a dyspneic condition im Englisch Türkisch wörterbuch

shortness of breath
nefes darlığı
sob
{i} hıçkırık

O, kayıp kız hıçkırıklar arasında adını söyledi. - Between sobs, that lost girl said her name.

breathlessness
soluksuzluk
sob
{f} hıçkır

Tom Mary'nin bitişik odada hıçkırarak ağladığını duyabiliyordu. - Tom could hear Mary sobbing in the next room.

O hıçkırarak ağlamaktan vazgeçmeyecek. - She won't stop sobbing.

sob
ağlarken içini çekme
sob
hıçkıra hıçkıra ağlamak
a condition
bir koşulu
shortness of breath
(Tıp) soluk darlığı
shortness of breath
(isim)fes darlığı, solunum yetmezliği
shortness of breath
nefesin çabuk kesilmesi
shortness of breath
solunum yetmezliği
sob
(isim) hıçkırık, hıçkırma, hıçkırıklara boğulma, hıçkıra hıçkıra ağlama
sob
sob story göz yaşı döktüren kişisel
sob
{f} hıçkırıklara boğulmak
sob
ağlama hıçkırığı
sob
{i} hıçkırıklara boğulma
sob
hüngür hüngür ağlamak
sob
(fiil) hıçkırarak ağlamak, hıçkırmak, hıçkıra hıçkıra ağlamak, hıçkırıklara boğulmak, iç çeke çeke ağlamak
sob
{f} hıçkıra hıçkıra ağlamak, hıçkırmak; hüngür hüngür ağlamak, hüngürdemek
sob
çok içli makaleler yazan kadın gazeteci
Englisch - Englisch
breathlessness
sob
shortness of breath
A condition
state
a dyspneic condition
Favoriten