O, bir tavuk satın aldı.
- She bought a chicken.
Biz, öğleyin pizza ve tavuk yedik.
- We've eaten pizza and chicken at noon.
Bu piliç çok pişirilmiş.
- The chicken is overcooked.
Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı.
- Tom bought a bucket of extra-spicy fried chicken and a container of coleslaw.
chicken out olarak sözlükte yer alıyor.
Sen böyle bir korkaksın.
- You're such a chicken.
Fırında kızartılmış tavuğu severim.
- I like roast chicken.
Tom, kızarmış tavuk seviyor.
- Tom loves fried chicken.