a cubicle; especially of those found in offices

listen to the pronunciation of a cubicle; especially of those found in offices
Englisch - Türkisch

Definition von a cubicle; especially of those found in offices im Englisch Türkisch wörterbuch

cube
{i} küp

Oluklu kaşıklar geleneksel pelin ayininde belirli bir role sahiptir.Onlar bir adet küp şekeri soğuk suyla bardaklarının içine eritmek için küp şekeri bardağın üstünde tutmak için kullanılır. - Slotted spoons have a particular role in the traditional absinthe ritual. They are used to hold a sugar cube over a glass as one dissolves it into her drink with cold water.

Tom çayına iki küp şeker koydu. - Tom put two sugar cubes in his tea.

cube
(Gıda) küçük küçük kesmek
cube
(Geometri) küp biçiminde nesne
cube
küpünü bulmak
cube
{f} küplere ayır
cube
(neyise) küp biçiminde kesmek
cube
bir sayının küpünü almak
cube
cube root küp kök
cube
böl/küpünü al
cube
{f} mat. (bir sayının) kübünü almak
cube
küçük parçalara kesmek
cube
{f} küp küp kesmek
cube
{i} kaldırım taşı
cube
küp,v.küplere ayır: n.küp
cube
altı eşit yüzeyli cisim
cube
(fiil) kübünü bulmak, kendisiyle iki kere çarpmak, küp küp kesmek
cube
{f} küp biçiminde kesmek
cube
küp çıkarmak
cube
{f} kendisiyle iki kere çarpmak
cube
{i} (Geometri) , mat. küp
Englisch - Englisch
cube
a cubicle; especially of those found in offices
Favoriten