Telefon numarasını not aldım.
- I made a note of the telephone number.
Onlara bir teşekkür notu yazman gerektiğini düşünmüyor musun?
- Don't you think you ought to write them a thank-you note?
Tom'un babası ünlü bir matematikçiydi.
- Tom's father was a noted mathematician.
O, ünlü bir şarkıcıdır.
- She is a noted singer.
Otel yemeği ile meşhurdur.
- The hotel is noted for its food.
I left him a note to remind him to take out the trash.