a boat used for transportation between a ship and shore

listen to the pronunciation of a boat used for transportation between a ship and shore
Englisch - Türkisch

Definition von a boat used for transportation between a ship and shore im Englisch Türkisch wörterbuch

tender
(Nükleer Bilimler) ihale
tender
{s} gevrek

Biftek sulu ve gevrek. - The roast beef is juicy and tender.

tender
{s} yumuşak

Yavaş bir el hareketiyle onun bir tutam saçını kenara itti. Sonra, şefkatle ve yumuşak bir şekilde kulağının alt tarafından boynunu öptü. - With a slow movement of his hand, he pushed aside a lock of her hair. Then, tenderly and softly, he kissed her neck below the ear.

Hindi yumuşak ve sulu. - The turkey was tender and juicy.

tender
{f} sunmak
tender
kolaylıkla incinen
tender
(Ticaret) icap
tender
teklifte bulunmak
tender
teklif

Şirketinizin teklifi kazandığını duydunuz mu? - Have you already heard that your firm has won the tender?

tender
duyarlı

Dünyanın daha fazla duyarlılığa ihtiyacı var. - The world needs more tenderness.

tender
kömür vagonu
tender
müşfik
tender
teklif ver(mek)
tender
(isim) teklif, öneri, teklif mektubu, keşif bedeli, tediye mektubu, bakıcı, bakan kimse, tender, yolcuları gemiden kıyıya taşıyan kayık
tender
{i} yolcuları gemiden kıyıya taşıyan kayık
tender
kolay incinir
tender
{s} kolaylıkla incinen, hassas, duyarlı: The skin around the wound is very tender. Yarayı çevreleyen cilt çok hassas
tender
(Avrupa Birliği) İhale, teklif
tender
{i} bakıcı
Englisch - Englisch
tender
a boat used for transportation between a ship and shore

    Silbentrennung

    a boat used for trans·por·ta·tion be·tween a ship and shore

    Türkische aussprache

    ı bōt yuzd fôr tränspırteyşın bitwin ı şîp ınd şôr

    Aussprache

    /ə ˈbōt ˈyo͞ozd ˈfôr ˌtranspərˈtāsʜən bēˈtwēn ə ˈsʜəp ənd ˈsʜôr/ /ə ˈboʊt ˈjuːzd ˈfɔːr ˌtrænspɜrˈteɪʃən biːˈtwiːn ə ˈʃɪp ənd ˈʃɔːr/
Favoriten