He is a famous artist.
- O meşhur bir sanatçıdır.
Ireland is famous for lace.
- İrlanda oya işleriyle meşhurdur.
Layla, an Aborigene, made use of her renowned tracking skills.
- Aborijin olan Leyla, meşhur izleme becerilerini kullandı.
The hotel is noted for its food.
- Otel yemeği ile meşhurdur.