-i azaltmak

listen to the pronunciation of -i azaltmak
Türkisch - Englisch

Definition von -i azaltmak im Türkisch Englisch wörterbuch

-i azaltmak
cut down on
-i azaltmak
cut in on
-i azaltmak
cut into
azaltmak
decrease

I would like to drastically decrease the amount of time it takes me to clean the house. - Evi temizlemem için geçen zamanı büyük ölçüde azaltmak istiyorum.

What should you do to decrease your debt? - Borcunu azaltmak için ne yapmalısın?

azaltmak
reduce

He wanted to reduce the tax on imports. - O ithalatta vergi azaltmak istedi.

I have to reduce my expenses this month. - Bu ay harcamalarımı azaltmak zorundayım.

azaltmak
lessen

Sami agreed to testify against Layla in order to lessen his sentence. - Sami, hapis cezasını azaltmak için Leyla'nın aleyhine ifade vermeyi kabul etti.

We had to lessen the impact of the erratic supplies. - Düzensiz malzemelerin etkisini azaltmak zorundaydık.

azaltmak
alleviate
azaltmak
mitigate

Reducing deforestation is one way to mitigate the impacts of climate change. - Ormansızlaşmanın azaltılması, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için tek yoldur.

azaltmak
minimize
etkisini azaltmak
Emasculate
azaltmak
depress
azaltmak
impair
azaltmak
appease
azaltmak
whittle down
azaltmak
abridge
etkisini azaltmak
spend
etkisini azaltmak
dilute
azaltmak
detract
azaltmak
diminish
azaltmak
to cut down
azaltmak
sink
azaltmak
temper
azaltmak
(Ticaret) impairment
azaltmak
make inroads on
azaltmak
cut

Union members railed against proposals to cut weekend penalty rates. - Birlik üyeleri, hafta sonu ceza oranlarını azaltmak için tekliflere sövüp saydılar.

Instead of cutting down on cigarettes, why don't you just give them up? - Sigaraları azaltmak yerine neden sadece onları bırakmıyorsun?

azaltmak
blunt
azaltmak
diminute
azaltmak
trim
azaltmak
solace
azaltmak
defalk
azaltmak
cushion
azaltmak
whittle at
azaltmak
downsize
azaltmak
deplete
azaltmak
soothe
azaltmak
moderate
azaltmak
dim
azaltmak
drop off
azaltmak
minimise
azaltmak
subdue
azaltmak
deduct
azaltmak
step back
azaltmak
dip
azaltmak
turn down
azaltmak
take up the slack
azaltmak
economise on
azaltmak
dull
azaltmak
beat down
azaltmak
remit
azaltmak
shrink
azaltmak
relieve
azaltmak
allay
azaltmak
prune
azaltmak
slacken
azaltmak
labefy
azaltmak
detract from
azaltmak
derogate from
azaltmak
whittle away
azaltmak
wane
azaltmak
cut in on
azaltmak (masrafları)
retrench
gitgide azaltmak
taper off
mümkün mertebe azaltmak
minimize
nominal değerini azaltmak
(Ticaret) write down
acısını azaltmak
reduce pain
azaltmak
decrement , decrease
azaltmak
derogate
azaltmak
deaden
azaltmak
put down
azaltmak
cut back

The factory had to cut back its production. - Fabrika üretimini azaltmak zorunda kaldı.

azaltmak
ax
azaltmak
scale down
azaltmak
axe
azaltmak
slim down
azaltmak
to lessen, reduce, lower, decrease
azaltmak
attenuate
azaltmak
bate
azaltmak
retrench
azaltmak
abate
azaltmak
to lessen, to reduce, to lower, to decrease; to deplete, to cut back; to curtail, to to cut down; to relieve, to soothe, to alleviate, to allay; to deaden
azaltmak
(Hukuk) dampen, slah
azaltmak
cut down on
azaltmak
fade in
azaltmak
shorten
azaltmak
dock
azar azar azaltmak
whittle down
aşamalı olarak azaltmak
phase down
baskıyı azaltmak
depressurize
basıncı azaltmak
decompress
etkisini azaltmak
vitiate
etkisini azaltmak
make nonsense of
etkisini azaltmak
cushion
etkisini azaltmak
stultify
faaliyeti azaltmak
run down
gücünü azaltmak
weaken
gücünü azaltmak
damp down
gücünü azaltmak
damp
hararetini azaltmak
damp
hararetini azaltmak
quench one's thirst
hararetini azaltmak
damp down
hassasiyetini azaltmak
desensitize
nüfusu azaltmak
dispeople
nüfusunu azaltmak
depeople
nüfusunu azaltmak
unpeople
nüfusunu azaltmak
depopulate
savunma gücünü azaltmak
soften up
yavaş yavaş azaltmak
whittle off
yavaş yavaş azaltmak
whittle away
yavaş yavaş azaltmak
whittle down
önemini azaltmak
de emphasize
önemli ölçüde azaltmak
decimate
şiddetini azaltmak
fade out
şiddetini azaltmak
de escalate
Türkisch - Türkisch

Definition von -i azaltmak im Türkisch Türkisch wörterbuch

azaltmak
Az denecek bir miktara indirmek veya eskisinden az bir duruma getirmek, kırmak
azaltmak
Az denecek bir miktara indirmek veya eskisinden az bir duruma getirmek, kırmak: "İlk işleri kullandıkları renkleri azaltmak oluyor."- B. R. Eyuboğlu
azaltmak
Etkisini yitirmesine sebep olmak, hafifletmek
-i azaltmak
Favoriten