-i açıklamak

listen to the pronunciation of -i açıklamak
Türkisch - Englisch

Definition von -i açıklamak im Türkisch Englisch wörterbuch

-i açıklamak
account for
-i açıklamak
shed light on
açıklamak
clarify

I just wanted to clarify that. - Sadece onu açıklamak istedim.

I'd like to clarify that. - Onu açıklamak istiyorum.

açıklamak
explain

You don't have to explain anything. - Bir şey açıklamak zorunda değilsin.

It would take me too much time to explain to you why it's not going to work. - Bunun niçin işe yaramayacağını sana açıklamak çok fazla zamanımı alır.

açıklamak
state
düşüncesini açıklamak
comment
başka kelimelerle açıklamak
paraphrase
çizerek açıklamak
delineate
açıklamak
declare
ayrıntılı olarak açıklamak
spell out
açıklamak
account

He gave an account of how he had escaped. - O, nasıl kaçtığını açıklamak durumunda kaldı.

örnekle açıklamak
demonstrate
örneklerle açıklamak
illustrate
kısa ve öz biçimde açıklamak
encapsulate
önceden açıklamak
premise
açıklamak işi, izah
To explain the work, explain
adaylığını açıklamak
announce
amacını net olarak açıklamak
make oneself clear
ayrıntılarıyla açıklamak
circumstantiate
açıklamak
account for smth
açıklamak
express

Most languages have euphemistic expressions to describe death and dying. - Çoğu dilde ölüm ve ölmeyi açıklamak için örtülü ifadeler vardır.

açıklamak
to explain, clarify
açıklamak
clear up
açıklamak
unfold
açıklamak
show forth
açıklamak
clear

He wants to make something clear. - O bir şeyi açıklamak istiyor.

açıklamak
give smth. publicity
açıklamak
develop
açıklamak
dilate
açıklamak
unclose
açıklamak
to disclose, make public, reveal
açıklamak
to explain, to expound; to clarify, to enlighten; to make public
açıklamak
make smth. clear
açıklamak
to comment on
açıklamak
unveil
açıklamak
account for
açıklamak
deliver oneself
açıklamak
dot the I's
açıklamak
lay open
açıklamak
declassify
babası olduğunu açıklamak
declare paternity
bildiklerini açıklamak
show one's cards
bilgileri halka açıklamak
go public
daha fazla resimle açıklamak
grangerize
doğrusunu açıklamak
straighten
doğrusunu açıklamak
straighten out
düşüncelerini açıklamak
air one's views
en geniş anlamı ile açıklamak
maximize
etraflıca açıklamak
expatiate
geniş olarak açıklamak
amplify
görüşünü açıklamak
air one's views
her şeyi açıklamak
put all the goods in the shopwindow
her şeyi açıklamak
show one's cards
kabaca açıklamak
sketch
kamuoyuna açıklamak
publish
kısa ve öz biçimde açıklamak
incapsulate
kısa ve öz biçimde açıklamak
explain briefly
mantığa göre açıklamak
pragmatize
samimi olarak açıklamak
put one's cards on the table
sır açıklamak
disclose a secret
sır açıklamak
reveal a secret
sır açıklamak
tell someone a secter
takdiri açıklamak
cite
çekinmeden açıklamak
make no bones of it
çıkma yaparak açıklamak
annotate
-i açıklamak
Favoriten