-e güvenmek

listen to the pronunciation of -e güvenmek
Türkisch - Englisch

Definition von -e güvenmek im Türkisch Englisch wörterbuch

-e güvenmek
{f} depend
-e güvenmek
(Fiili Deyim ) trust to
-e güvenmek
believe in
-e güvenmek
count on
-e güvenmek
{k} figure on
-e güvenmek
reckon on/upon
güvenmek
rely on

Tom didn't want to rely on anyone else. - Tom başka birine güvenmek istemedi.

I guess my view on friendship is pretty bleak because I've never really had to rely on anyone for anything. - Sanırım bir şey için birine asla güvenmek zorunda kalmadığım için benim dostluk üzerine görüşüm oldukça kasvetli.

güvenmek
trust

Trusting yourself is the key to success. - Kendine güvenmek başarının anahtarıdır.

You should have known better than to trust him. - Ona güvenmek için daha iyi tanımalıydın.

güvenmek
count on
güvenmek
believe
güvenmek
have confidence in
güvenmek
go on
güvenmek
confide in

I'd like to confide in you. - Sana güvenmek istiyorum.

güvenmek
believe in
güvenmek
(Hukuk) accredit
güvenmek
depend

I've come to depend on you. - Sana güvenmek için geldim.

güvenmek
to trust, to rely on/upon, to count on, to reckon on, to depend on, to bank on, to have faith (in), to believe (in), to credit
doğruluğuna güvenmek
rely on
güvenmek
place one's trust in
güvenmek
look
güvenmek
reckon upon
güvenmek
(deyim) give credit for
güvenmek
rely upon
güvenmek
repose in
güvenmek
entrust
güvenmek
trust in
güvenmek
(Ticaret) intrust
güvenmek
depend up
güvenmek
depend on

I've come to depend on you. - Sana güvenmek için geldim.

güvenmek
recline upon
güvenmek
count upon
güvenmek
throw oneself on
güvenmek
reckon
güvenmek
count

Nobody wants to trust my country. - Hiç kimse ülkeme güvenmek istemez.

Nobody wanted to trust my country. - Hiç kimse ülkeme güvenmek istemedi.

güvenmek
fall back upon a thing
güvenmek
give credence to
güvenmek
lean up
güvenmek
have faith in
güvenmek
place reliance in
güvenmek
rest on
güvenmek
rest
ikmallere güvenmek
(Askeri) hold on to supplies
kendine güvenmek
sure of oneself
kendine güvenmek
be sure of oneself
çok güvenmek
swear by
-e güven
reliance on
bilekine güvenmek
to trust to one's fists
bileğine güvenmek
trust to one's fists
güvenmek
bargain on
güvenmek
credit
güvenmek
lean on
güvenmek
to trust, trust in, rely on, depend on, have confidence in, confide in. güvendiği dağlara kar yağmak/güvendiği dal elinde kalmak to be sadly disappointed
güvenmek
calculate
güvenmek
look to
güvenmek
confide

I'd like to confide in you. - Sana güvenmek istiyorum.

güvenmek
reckon on
güvenmek
put faith in
güvenmek
figure on
güvenmek
build
güvenmek
put one's trust in
güvenmek
base oneself on
güvenmek
bank on
iç güdülerine güvenmek
trust to one's instincts
kendine güvenmek
to be sure of oneself
sözüne güvenmek
take her at her word
sözüne güvenmek
take him at his word
sözüne güvenmek
take smb. at his word
tümüyle güvenmek
swear by
yanlış kimseye güvenmek
misplace one's confidence
yumrukuna güvenmek
to trust that one's brute strength alone will enable one to get one's way
şansına fazla güvenmek
press one's luck
-e güvenmek
Favoriten