I have to take these books back to the library.
- Bu kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
On Monday I have to take back the books to the library.
- Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
I had to carry Tom to bed.
- Tom'u yatağa götürmek zorunda kaldım.
I had to carry Tom upstairs.
- Tom'u üst kata götürmek zorunda kaldım.
I have to take Tom home now.
- Şimdi Tom'u eve götürmek zorundayım.
I want to take Tom home.
- Tom'u eve götürmek istiyorum.
You'll have to drive us there.
- Bizi oraya götürmek zorunda kalacaksın.
You have to drive us home.
- Bizi eve götürmek zorundasın.
I want to get you someplace where I know you'll be safe.
- Seni güvende olacağın bir yere götürmek istiyorum.
He wined me and dined me and then wanted to take me to bed!
- O bana şarap içirip yemek verdi ve sonra yatağıma götürmek istedi!
We've got to get her to bed.
- Onu yatağa götürmek zorundayız.
See if you can find an usher to take this gentleman to his seat.
- Bu beyefendiyi koltuğuna götürmek için bir teşrifatçı bulabilip bulamayacağına bak.
I want to get you someplace where I know you'll be safe.
- Seni güvende olacağın bir yere götürmek istiyorum.
I had to get Tom to school.
- Tom'u okula götürmek zorunda kaldım.