-e alışık

listen to the pronunciation of -e alışık
Türkisch - Englisch

Definition von -e alışık im Türkisch Englisch wörterbuch

-e alışık
accustomed to
alışık olmak
to be used to
alışık olmayan
unfamiliar
alışık
accustomed

He was not accustomed to sleeping alone. - Yalnız yatmaya alışık değildi.

I'm not accustomed to such treatment. - Böyle bir davranışa alışık değilim.

alışık olmak
be used to doing
alışık
used to

Mr Kaifu is used to making speeches in public. - Bay Kaifu halka açık konuşmalar yapmaya alışıktır.

Soldiers are used to danger. - Askerler tehlikeye alışıktırlar.

alışık
accustomed (to), used (to)
alışık
familiar
alışık olmayan
unused to
Türkisch - Türkisch

Definition von -e alışık im Türkisch Türkisch wörterbuch

alışık
Herhangi bir duruma alışmış olan: "Merdivenden gayet zarif ve alışık bir eda ile çıkmaya hazırlandığı belliydi."- R. H. Karay
alışık
Herhangi bir duruma alışmış olan