I bought a bottle of salad oil.
- Bir şişe salata yağı aldım.
Oil and water don't blend.
- Su ve yağ birbirine karışmaz.
I don't like a fat diet.
- Yağlı bir diyeti sevmiyorum.
You had better cut out the fat.
- Yağı kesip çıkarsan iyi olur.
The priest administered Extreme Unction.
- Rahip kutsal yağ sürme ayinini yönetti.
The machine was clogged with grease.
- Makine, yağdan tıkanmış.