This is a house and that is a mosque.
- Bu bir ev, şu ise camidir.
This is a good book, but that is better.
- Bu iyi bir kitaptır ama şu daha iyidir.
Everything is fine so far.
- Şu ana kadar her şey iyi.
How do you like Texas so far?
- Şu ana kadar Texas'ı nasıl buldunuz?
My uncle is staying in Hong Kong at present.
- Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır.
At present they are working for a big company in England.
- Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.
Tom currently goes to college in Boston.
- Tom şu anda Boston'daki üniversiteye gidiyor.
Tom isn't currently working anywhere.
- Tom şu anda herhangi bir yerde çalışmıyor.
I just bet you were thinking something perverse just now.
- Ben, şu anda ters bir şey düşündüğüne dair bahse girerim.
I hear that Tom isn't in Boston now.
- Tom'un şu anda Boston'da olmadığını duyuyorum.
Tom must be over thirty by now.
- Tom şu ana kadar otuzun üzerinde olmalı.
Tom is worried because he should have heard from Mary by now.
- Tom şu ana kadar Mary'den bir haber almış olması gerektiği için endişeli.
Sorry, I didn't read your comment until now.
- Üzgünüm, şu ana kadar yorumunuzu okumadım.
For some reason the microphone wasn't working until now.
- Bazı nedenlerden dolayı mikrofon şu ana kadar çalışmıyordu.
Up to now, how many books do you think you've read?
- Şu ana kadar sence kaç kitap okumuşsundur?
Up to now I've never been abroad.
- Şu ana kadar hiç yurt dışında bulunmadım.
I believe Elvis yet lives.
- Elvis'in şu anda yaşadığına inanıyorum.
At present, consensus has yet to be reached.
- Şu anda, yine de görüş birliğine varılmalı.
My father is busy just now.
- Babam şu anda meşgul.
Tom isn't here just now.
- Tom şu anda burada değil.
I can't answer you here and now.
- Sana burada ve şu anda cevap veremem.
Tom is perfectly satisfied with his current salary.
- Tom şu anki aylığından tamamen memnun.
I want to quit my current job.
- Ben şu anki işimi bırakmak istiyorum.
Bill, did you take Spot for a walk yet?
- Bill, şu ana kadar Spot'u yürüyüşe çıkardın mı?
Have they found Tom yet?
- Şu ana kadar Tom'u buldular mı?
Nothing is ever right.
- Şu ana kadar hiçbir şey doğru değil.
Ever been to Muskogee?
- Şu ana kadar Muskogee'de bulundu mu?
It is an ancient midden, presently an archaeological treasury.
- Eski bir çöp yığını şu anda arkeolojik bir hazinedir.
I am presently working in the hotel kitchen.
- Ben şu anda otel mutfağında çalışıyorum.
I don't need money at present.
- Benim şu anda paraya ihtiyacım yok.
At present they are working for a big company in England.
- Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.
Long skirts are out of fashion now.
- Şu an uzun eteklerin modası geçmiştir.
If it weren't for her help, I would not be alive now.
- Onun yardımı olmasa, şu an hayatta olmam.
Our prospects for victory are excellent at the moment.
- Zafer umutlarımız şu anda mükemmel.
Tom isn't here at the moment.
- Tom şu anda burada değil.
They're having a break at the moment.
- Onlar şu anda bir mola veriyorlar.
Can you mention some celebrities in Italy at the moment?
- Şu anda İtalya'daki bazı ünlülerden bahsedebilir misin?
We have recently discussed this problem.
- Şu sıralar bu problemi tartıştık.
I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.
- Şu sıralar BT sertifikasyonlarına çalışmaya çok vakit harcıyorum.
At present, consensus has yet to be reached.
- Şu anda, yine de görüş birliğine varılmalı.
Everything is going well at present.
- Şu anda her şey iyi gidiyor.
Many are fed up with their present careers.
- Çoğu şu anki kariyerinden bıkmış.
She is content with his present salary.
- O, şu anki maaşından memnun.