Only miserable and inglorious death awaits you here.
- Sadece sefil ve şerefsiz ölüm sizi burada bekliyor.
Better to live dishonored than die proud.
- Şerefli ölmektense şerefsiz yaşamak daha iyidir.
Death before dishonor!
- Şerefsizlikten önce ölüm!
Better to live dishonored than die proud.
- Şerefli ölmektense şerefsiz yaşamak daha iyidir.
Tom must choose between honor and death.
- Tom şeref ve ölüm arasında seçim yapmalı.
A farewell meeting was held in honor of Mr Jones.
- Bir veda toplantısı, Bay Jones'un şerefinde düzenlendi.
Glory lasts longer than life.
- Şan ve şeref hayattan daha fazla sürer.
All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
- Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.