Dan needs a massive crane at his worksite.
- Dan'in, şantiyesinde büyük bir vince ihtiyacı var.
The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
- Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
I work on a building site.
- Ben bir şantiyede çalışıyorum.
On building sites, hard hats must be worn at all times.
- Şantiyelerde, baretler her zaman takılmalıdır.
Jamal left the construction site to go get a drink.
- Jamal içki almaya gitmek için şantiyeden ayrıldı.
Builders, like my cousin, often have to carry heavy materials to site.
- Kuzenim gibi inşaatçılar, sık sık şantiyeye ağır malzemeler taşımak zorundalar.