ısrar ediyor

listen to the pronunciation of ısrar ediyor
Türkisch - Englisch
insists

Mother insists that we should be home by seven in the evening. - Anne akşam yedide evde olmamız gerektiğinde ısrar ediyor.

She insists on her son being innocent. - Oğlunun masum olduğu konusunda ısrar ediyor.

third-person singular of insist
ısrar et
take into ones mind
ısrar et
persist

He persisted in accomplishing his original plan. - O, orjinal planını başarıyla tamamlamakta ısrar etti.

To err is human, but to persist in error is diabolical. - Hata yapmak insana mahsustur ama hatada ısrar etmek şeytanidir.

ısrar et
take into one's mind
ısrar et
insist

The millionaire insisted on acquiring the masterpiece no matter how much it cost. - Maliyeti ne kadar olursa olsun, milyoner sanat eserini alma konusunda ısrar etti.

They insisted on my getting the work done by tomorrow. - Onlar yarına kadar işi yaptırmamda ısrar ettiler.

ısrar et
importune
ısrar ediyor
Favoriten