Türkisch - Englisch
Definition von ıslak im Türkisch Englisch wörterbuch
- wet
Tom cleaned the top of the table with a wet rag.
-Tom, masanın üstünü ıslak bir bez ile temizledi.
The paint on the seat on which you are sitting is still wet.
-Oturduğun koltuktaki boya hâlâ ıslak.
- watery
- sloppy
- dank
- liquid
- sticky
- slobbery
- (boya) tacky
- moist
- splashy
- soppy
- damp
Don't put that damp towel into the bag.
-O ıslak havluyu çantaya koyma.
- soggy
- to wet
- watersoeked
- clammy
- ıslak mendil
- baby wipes
- ıslak hazne sıcaklığı
- Wet bulb temperature
- ıslak karga
- wet crows
- ıslak mendil
- wet wipes
- ıslak mendil
- travel wipes
- ıslak mendil
- cleansing wipes
- ıslak bez
- wet pack
- ıslak bez
- compressor
- ıslak bezle silmek
- swob down
- ıslak bezle silmek
- swab down
- ıslak boya
- fresh paint
- ıslak dekatirleme
- wet decatazing, wet decating
- ıslak dönem
- wet period
- ıslak eleme
- wet screening
- ıslak karga/sıçan gibi durmak
- 1. to look frightened, seem scared. 2. to seem very hesitant
- ıslak kargaya/sıçana dönmek
- to get soaked to the skin; to look like a drowned rat
- ıslak karışım
- wet mix
- ıslak sağım
- wet milking
- ıslak süngerle temizlemek
- sponge down
- ıslak termometre
- wet-bulb thermometer
- ıslak tozlama
- wet dusting
- ıslak yöntem
- wet process
- ıslak yöntem döner fırın
- wet process rotary kiln
- ıslak çevre
- wetted perimeter
- ıslak çöp
- kitchen waste
- Islak imza
- wet signature
- ateşi düşürmek için ıslak bezle sarma
- wet pack
- serinlemek için asılan ıslak hasır
- tatty
- yeterince ıslak
- wet enough
- çok ıslak
- wringing wet
- çok ıslak
- sodden
- çok ıslak
- wringing
- ıslak imza
- (Ticaret) original signature
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von ıslak im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Suya batırılmış veya üzerine su dökülmüş olan
- Suya batırılmış veya üzerine su dökülmüş olan: "İkisi de gözlerinin ıslak, kalplerinin hüzünlü olduğunu anlamışlardı."- H. E. Adıvar
- Herhangi bir nedenle yaşarmış, sulanmış
- Herhangi bir nedenle yaşarmış, sulanmış: "Hastanın soğuk terle ıslak alnına avucunu koyarak durdu."- P. Safa
- ıslak termometre sıcaklığı
- (Bilim, İlim) haznesi ıslak pamuk ile sarılmış klasik termometrenin, haznesine temas eden suyun buharlaştığı anda gösterdiği sıcaklıktır
- ıslak karga
- Çok korkan, çekingen, ürkek
- ıslak karga
- Çok ıslanmış, sırılsıklam olmuş
- ıslak sıçan
- Islak karga
- ıslak zemin
- İnşaat sektöründe mutfak, banyo, tuvalet gibi suyla teması olan bölümlerin yüzeyi
- Islak
- yapış yapış
Relevante Übersetzungen
Englisch - Türkisch
Definition von ıslak im Englisch Türkisch wörterbuch
- ıslak termometre sıcaklığı
- wet bulb temperature