He whistled as he went along.
- O, giderken ıslık çaldı.
He whistled for his dog.
- O köpeği için ıslık çaldı.
He walked down the street whistling cheerfully.
- Neşeli şekilde ıslık çalarak caddede yürüdü.
Tom heard someone whistling outside.
- Tom dışarıda birinin ıslık çaldığını duydu.