John spoke in such a loud voice that I could hear him upstairs.
- John o kadar yüksek sesle konuştu ki onu üst kattan duyabildim.
The bedrooms are upstairs.
- Yatak odaları üst kattadır.
She called down from upstairs to ask what the noise was about.
- O, gürültünün ne hakkında olduğunu sormak için üst kattan seslendi.
She went upstairs to her bedroom.
- O üst kata yatak odasına gitti.
Dresses are on sale on the top floor.
- Elbiseler üst katta satılıktır.
I live on the top floor of a six storey apartment block.
- Altı katlı bir apartmanın en üst katında yaşıyorum.