üçte bir

listen to the pronunciation of üçte bir
Türkisch - Englisch
third

Tom bought a bag of apples and he ate a third of them in one day. - Tom bir çanta elma satın aldı ve bir günde bunların üçte birini yedi

About a third of these diseases can be cured, but the others may be serious, or even fatal. - Bu hastalıkların yaklaşık üçte biri tedavi edilebilir fakat diğerleri ciddi, hatta ölümcül olabilir.

one third

This river is about one third as long as the Shinano. - Bu nehir Shinano'nun yaklaşık üçte biri kadar uzun.

I have just finished one third of my assignment. - Ödevimin sadece üçte birini bitirdim.

üç bir
A three-
on üçte bir
thirteenth
Türkisch - Türkisch
(Hukuk) SÜLÜS
(Osmanlı Dönemi) salis
üç bir
Oyunda, atılan zarlardan birinin bir, öbürünün üç benekli olan yüzünün üste gelmesi, seyek
üçte bir
Favoriten