Two thirds of the employees of this company are engineers.
- Bu şirketteki çalışanların üçte ikisi mühendistir.
Two thirds of the students came to the reunion.
- Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.
Two-thirds of the students of this school are boys.
- Bu okulun öğrencilerinin üçte ikisi erkektir.
Two-thirds of the earth's surface is covered with water.
- Dünya yüzeyinin üçte ikisi su ile örtülüdür.
One third of the friends I grew up with are dead.
- Birlikte büyüdüğüm arkadaşlardan üçte biri öldü.
This river is about one third as long as the Shinano.
- Bu nehir Shinano'nun yaklaşık üçte biri kadar uzun.
One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten.
- Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
One, three, and five are odd numbers.
- Bir, üç ve beş tek sayılardır.
One third of the friends I grew up with are dead.
- Birlikte büyüdüğüm arkadaşlardan üçte biri öldü.
One third of children who die before the age of 5 die from malnutrition.
- 5 yaşından önce ölen çocukların üçte biri yetersiz beslenmeden ölüyor.