He is a storyteller and a poet.
- O bir öykücü ve şairdir.
Tom is a very good storyteller.
- Tom çok iyi bir öykücü.
She's good at creating the narrative of a crime.
- O bir suçun öyküsünü yaratmada iyidir.
It was his narrative that bored me to death.
- Beni çok sıkan onun öyküsüydü.
Tom is a good story teller.
- Tom, iyi bir öykü anlatıcısı.
Daddy, can you read me a story before I go to sleep?
- Baba, ben uyumadan bana bir öykü okur musun?
Tom wrote a short story about a young girl and her dog.
- Tom genç bir kız ve onun köpeği hakkında kısa bir öykü yazdı.
She is a short story writer.
- O bir kısa öykü yazarı.