No one wants to kiss a pessimist.
- Kimse bir kötümserle öpüşmek istemiyor.
They looked like they were about to kiss.
- Öpüşmek üzerelermiş gibi görünüyorlardı.
Kiss me! What, really? Didn't you say no kissing?
- Öp beni! Ne, gerçekten mi? Sen öpüşmek yok demedin mi?
Tom is very good at kissing according to Mary.
- Tom, Mary'ye göre öpüşmekte çok iyidir.
Tom and Mary stopped kissing.
- Tom ve Mary öpüşmeye son verdiler.
Did you know that July 6 is the International Kissing Day?
- 6 Temmuzun Uluslararası Öpüşme Günü olduğunu biliyor muydunuz?
Even though it's against company policy, Tom and Mary kiss and hug every time they meet.
- Şirket politikasına ters olmasına rağmen, Tom ve Mary her karşılaşmada öpüşür ve birbirlerine sarılırlardı.
They are hugging and kissing.
- Onlar sarılıyorlar ve öpüşüyorlar.