önderliğin

listen to the pronunciation of önderliğin
Türkisch - Englisch
protagonism
The quality of being a protagonist
Advocacy, active support of an idea or cause etc.;especially the act of pleading or arguing for something
önder
leader

We need a forward-looking leader to make this country great again. - Bu ülkeyi yine çok iyi yapmak için ileri görüşlü bir öndere ihtiyacımız var.

We need a forward-looking leader to make this country great again. - Bu ülkeyi yine ulu yapmak için ileri görüşlü bir öndere ihtiyacımız var.

önder
{i} pioneer
önder
{i} bellwether
önder
(Ticaret) mentor
önder
head
Önder
pole star
önder
leader, chief
önder
leader, chief lider, şef
önder
cock
önder
captain
önder
shepherd
önder
conductor
Türkisch - Türkisch

Definition von önderliğin im Türkisch Türkisch wörterbuch

Önder
alemdar
önder
Gücü, ünü veya toplumsal yeri dolayısıyla, belli zaman ve durumlar içinde, ilişkili bulunduğu küme veya toplumun tutum, davranış ve etkinliklerini değiştirip yönetme yeteneğini gösteren kimse, lider, şef