öncüller

listen to the pronunciation of öncüller
Türkisch - Englisch
(Felsefe) premiss
premises
öncül
{i} premise

I disagree with your premise. - Senin öncülüne katılmıyorum.

The main idea of the book relied on a false premise. - Kitabın ana fikri yanlış bir öncüle dayanıyordu.

öncül
precessor
öncül
(Biyokimya) primer
öncül
(Tıp) precursor
öncül
log. premise (either of the first two propositions of a syllogism)
öncül
antecedent; premise, premiss mukaddem
öncül
antecedent
öncül
premiss
Türkisch - Türkisch

Definition von öncüller im Türkisch Türkisch wörterbuch

Öncül
mukaddem
öncül
Bir bilimsel çalışmada işe koyulurken, araştırmaya konu edilmeksizin doğru sayılan önerme
öncül
Bir tasımda sonucu hazırlayan ilk iki önermeden her biri, mukaddem
öncül
Bir çıkarımın öncüller kümesini oluşturan önermelerden herhangi biri, mukaddem
öncül
Kılavuz, öncü
öncüller
Favoriten